Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Gaziantep 8'inci Olağan İl Kongresi'nde açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Suriye'deki gelişmelerle ilgili olarak ''Şam rejimi Türkiye'nin uzattığı elin kıymetini idrak edemedi.'' ifadelerini kullandı.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
AK Parti'nin temelinde kardeşlik, muhabbet vardır. Millete ve memlekete sevdalı bu kadronun hamuru kardeşlik hukukuyla yoğrulmuştur. Kurulduğu günden itibaren AK Parti'nin millete hizmet sevdasına omuz veren tüm kardeşlerimize şükranlarımızı sunuyorum. Bize sahip çıktığınız, bizimle omuz omuza yol yürüdüğünüz için her birinize teşekkür ediyorum.
Gaziantep'te ilk olarak Güneyşehir'e gittik. Yapımı tamamlanan deprem ve sosyal konutun anahtar ve tapu teslim törenini gerçekleştirdik.
6 Şubat depremlerinden sonra 'Erdoğan bu enkazın altında kalır' diyen kifayetsizleri hayal kırıklığına uğratmaya devam ediyoruz. Söz verdiğimiz gibi en son hak sahibi kardeşimiz de yuvasına kavuşana kadar inşallah durmadan, dinlenmeden çalışacağız.
Asrın felaketinde vefat eden vatandaşlarıma bir kez daha Mevla'dan rahmet diliyorum.
Gaziantep istiklalin, istikbalin, vatanın ne manaya geldiğini en iyi bilen şehirlerimizden biridir. Gaziantep'te analar er doğurur. Buradan şehitler çıkar, buradan gaziler çıkar, buradan yiğitler çıkar, buradan kahramanlar çıkar, buradan yurdunu seven, vatanperver kardeşlerimiz çıkar.
Bu milletin başını yere eğdirmediniz. Tarih Antepli kardeşlerimizin misafirperverliğini yazacaktır. Tarih tüm aksi propagandaya rağmen bu insanlık sınavını nasıl verdiğimizi yazacaktır.
"TEMENNİMİZ SURİYE'NİN HUZURA KAVUŞMASI"
Perşembe günkü MGK'da Türkiye Cumhuriyeti'ne yakışır şekilde sahadaki durumu değerlendirdik. Bizim hiçbir ülkenin çakıl taşına dahi gözümüz yoktur. Temennimiz, komşumuz Suriye'nin 13 yıldır hasretini çektiği huzura ve barış ortamına kavuşmasıdır.
Hatay'ın esenliğine nasıl önem veriyorsak Hama'nın, Humus'un, Şam'ın, Rakka'nın, Aynularab'ın da güven içinde olmasını arzu ediyoruz.
Suriyeli kardeşlerimiz gerçekten çok zor günler geçirdi. 12 milyona yakın Suriyeli doğduğu toprakları terk etmek zorunda kaldı. Başka ülkelere göçmek isterken yollarda can verdi. Aylan bebeğin fotoğrafını nasıl unutabiliriz.
Aramızda sınırlar olabilir ama bu coğrafyada kaderimiz de kederimiz de ortaktır. Nice asırlar boyunca birlik ve dirlik için olmaya devam edeceğiz.
Suriye'de artık siyasi ve diplomatik olarak yeni bir gerçeklik vardır. Kendi ülkelerinin geleceğine karar verecek olan Suriyelilerdir.
Türkiye olarak milli çıkarlarımızı tehlikeye atacak hiçbir hamleye izin vermeyeceğimizin bilinmesini isterim. Kan dökerek can alarak, sivillerin üzerine bomba yağdırarak hiçbir yere varılmayacağını son 13 senedir yaşananlar göstermelidir. Suriye toprakları savaşa doymuştur. Kana ve gözyaşına duymuştur.
Şam rejimi Türkiye'nin uzattığı elin kıymetini idrak edemedi. Türkiye dün olduğu gibi bugün de tarihin doğru tarafında yer almaktadır. Hiç kimsenin dışlanmadığı, zulme uğramadığı, farklı kimliklerin yan yana huzur içinde yaşadıkları bir Suriye görmek istiyoruz.
SURİYE'DE NELER OLUYOR?
Suriye'nin kuzeyindeki Halep ilinin batı kırsalında 27 Kasım'da Esed rejimi güçleriyle rejim karşıtı silahlı gruplar arasında çatışma başlamıştı.
30 Kasım'da Halep'in merkezinin büyük bölümünü rejim güçlerinden alan rejim karşıtı gruplar, aynı gün tüm İdlib genelinde hakimiyet sağlamıştı.
Gruplar, şiddetli çatışmaların ardından 5 Aralık'ta Hama kent merkezini rejim güçlerinden almıştı.
Rejim karşıtı gruplar, başkent Şam'a açılan stratejik önemdeki Humus ilinin bazı yerleşim yerlerini ele geçirerek burada ilerlemeye başlamıştı.
Suriye'nin Ürdün sınırındaki Dera ilinde 6 Aralık'ta operasyon başlatan askeri muhalifler, çatışmaların ardından il merkezini rejim güçlerinden geri almıştı.
Suriye Milli Ordusu'nun Halep kırsalında 1 Aralık'ta terör örgütü PKK/YPG'ye karşı başlattığı Özgürlük Şafağı Operasyonu'nda ise Tel Rıfat ilçe merkezi, terörden kurtarılmıştı.