Türkiye’de 1996 yılında dağılan aileler, batan ve el değiştiren şirketler, suç odakları hâline gelmeleri ve sebep olduğu intiharlar nedeniyle gazinoların kapatılmasıyla büyük oranda önüne geçilen kumar, yaygınlaşan teknolojiyle yeniden artışa geçti. Araştırmalar her 10 gençten 8’inin kumar oynadığını ya da kumar oynayan bir yakını olduğunu ortaya çıkardı. Yeşilay Ankara Şube Başkanı Sevilay Aslan, kumar bağımlılığının özellikle gençler arasında gittikçe yaygınlaştığını ve bugüne kadar kumar bağımlılığıyla ilgili 10 binin üzerinde başvuru alındığını söyledi. Aslan, “Bu durum aslında bir anda yükselişe geçti. Kumara yönelik danışan sayısı gün geçtikçe artıyor” dedi.
HIZLI PARA KAZANMA HIRSI
Artışın en önemli sebebinin, gençler arasında özellikle dijital mecralar üzerinde hızlı yolla çok çabuk zengin olma isteği olduğuna dikkat çeken Aslan, şunları söyledi: “Ayrıca, herhangi bir bekleme süresi olmadan hızlı bir şekilde sonuç alınabilir olması, zaman ve mekân fark etmeden tek bir tıkla siteye ulaşılabilir olması, nakit para vermek yerine kredi kartı kullanılarak kayıpların daha hızlı bir şekilde telafi edilebiliyor olması da bunu kolaylaştırıyor. Bu gibi sebepler bağımlılığa yatkın bireyleri çevrim içi kumar bağımlılığına iterken kişi, anlamadan ve çok kısa bir süre içerisinde kendisini çevrim içi kumar bağımlılığı içerisinde bulabiliyor.”
KAYBEDİNCE BIRAKAMIYORLAR
Eskiden 40-50 yaşında kumar bağımlısı bir insandan bahsederken, şu an 17-18, hatta 13-14 yaşındaki çocuklarda bile kumar bağımlılığıyla karşı karşıya kaldıklarını dile getiren Aslan, “Kaybetmeye başladıklarında bırakamıyorlar. Kaybettiklerini tekrar kazanmak için savaşıyorlar. Bu, durumu daha da derinleştiriyor. Gençler aslında biraz da gelecek kaygısı taşıdıkları için bu yola başvuruyorlar, bunun da etkisi çok büyük. Yaptığımız görüşmelerde gençlerden bu cevabı sıklıkla alıyoruz. Ancak eğer doğru bir şekilde bilgilendirme yapmazsak, bilinç oluşturmazsak, gerçekten kayıp bir nesille karşı karşıya gelebiliriz” diye konuştu.
KUMAR TOPLU YIKIM GETİRİR
Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Doç. Dr. Hakan Öğütlü, kumar bağımlılığının psikolojik etkilerine dikkat çekti. Öğütlü, şunları söyledi: “Gençlerin henüz karar verme mekanizmalarının gelişmediği bir dönemde bu tarz bir bağımlılığa düşmeleri ciddi psikolojik sorunlara yol açabiliyor. İster istemez süreçte yaşadıkları kayıplara bağlı olarak kaygı bozukluğu, depresyon, ardından tütün, madde, alkol bağımlılığı gibi başka problemleri de getiriyor. Aile yapısı da ister istemez olumsuz etkileniyor. Bu kaybedilen paralar ailede mali sıkıntıları ortaya çıkarıyor ve aile içi güven sarsılıyor.”
Kumar bağımlılığına karşı en etkili tedavinin bilişsel terapi yöntemi (Duyguları olumlu etkileme, düşünceleri değiştirmeye odaklanan yöntem) olduğunu kaydeden Öğütlü, “Bilişsel davranış terapisi ile kumarın tetikleyicilerini tespit ederek, daha sağlıklı bir başa çıkma stratejisi geliştirmemize yardımcı oluyor. Bir taraftan oturmuş olan olumsuz düşünce kalıplarını değiştirmelerine de destek sağlıyor. Yine aile içindeki bu dinamikleri ele almak, aile içindeki düzeni, iletişimi, destek sistemini kurmak ailece güveni tekrardan arttırma konusunda faydalı. Ancak en önemli nokta, gençlerin internet üzerinden bu tarz kumar sitelerine erişiminin engellenmesi. Burada, devlet ciddi tedbirler almalı. kumar sitelerine sıkı denetimler getirilmeli, yaş sınırlaması konulmalı. Ayrıca bağımlılık tedavisi daha erişilebilir hâle getirilmeli. Ama en önemlisi daha çocuklar bu batağa bulaşmadan tedbir alabilmek” dedi.
YENİ TİP HIRSIZLIK
Hukukçu Hadi Dündar, bahis siteleri üzerinden kumar oynatmayı teşvik edenlere ve oynayanlara yönelik verilen cezaların daha da caydırıcı hâle getirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Dündar, “7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Müşterek Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanuna göre, kumar oynatan, teşvik eden, yurt dışı erişim sağlayan gibi çeşitli suçlara yönelik 1 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası uygulanıyor. Çocuklara oynatanlar ile bunu örgütlü olarak yapanlara verilen cezalar bir kat artırılıyor. Sonuç olarak baktığımızda, milyonlarca lira para yasa dışı bahis yoluyla kazanılıyor ancak verilen ceza miktarı çok az. Yine oynayanlara yönelik de 5 ila 20 bin lira arasında bir para cezası veriliyor. Bu ne caydırıcı oluyor ne de ıslah ediyor” diye konuştu. Dündar, “Yasa dışı bahis sitelerinin, arka planda algoritmalar aracılığı ile siteye ilk girenlere para kazandırması, daha sonra da devamlı kaybettirmesi söz konusu. Bir nevi insanların parasını algoritmalar yöntemi ile alıyorlar. Yeni tip hırsızlık ya da dolandırıcılık denilebilir. Hiçbir masum yönü bulunmuyor. Dolayısıyla mümkün mertebe cezalar yükseltilmeli. Oynayanlarla ilgili de bir ceza öngörülürse o zaman daha caydırıcı olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.