KİM diyor bunu?
Malumunuz olmak üzere, yıllardır Abdulhamidhan camimize çöreklenmiş ve vakıf kurup ele geçirmiş eski imam(!) Ömer Faruk Şirikçi diyor…
***
Ömer Faruk Şirikçi’yi aylardır sorgulayan ve suçlayan “yazılar” yazdım…
İlk başlarda birçok kişi tepki gösterdi.
Olayı kişiselleştiriyorsun diyende oldu…
Ne istiyorsun Hoca(!) efendiden söyleyende…
İsim vermeden yazılan yazılara yorumlarda “sen ne diyorsun Mustafa Karaaslan? Ömer Faruk Şirikçi Abdulhamidhan Camiyi yaptırdı. Çok emeği var yahu” vurgusu yaparak sallayanda…
***
Hepsini sineye çektim…
Kulaklarımı tıkadım ve bildiğim yolda dimdik ilerledim…
Geldik artık “zurnanın zort” dediği günlere…
Öncelikle şunu belirtmek ve müjde vermek isterim ki;
- Halkın yaptırdığı bir Cami’ye vakıf kurup ele geçirmek, Türkiye’de görülmemiş ve yasal olmayan bir olay…
- Ve bu yüzden Cami adına kurulan Abdulhamidhan Vakfı F-E-S-H-E-D-İ-L-E-C-E-K…
- Bu haksız ve yasal olmayan işlemin sonlanması için uğraş veren başta Sayın Valim, Sayın Büyükşehir Başkanım ve Sayın AK Parti İl Başkanıma hem kendim hem şehrim adına şükranlarımı bir kez daha buradan belirtiyorum.
***
Cuma günü yazdığım köşe yazımda sizlerden birkaç günlüğüne izin istemiştim…
Malumunuz malum şahısla (Ömer Faruk Şirikçi) ilgili belgeler almak için şehir dışına çıkacağımı belirtmiştim…
Belgeyi şükür ele geçirdim…
Şimdi sıkı durun…
Arkanıza yaslanın ve bu köşe yazımı bir değil birkaç kez okuyacağınızı ümit ediyorum…
***
Tarih 10 Aralık 2017…
Ömer Faruk Şirikçi denen zat, Abdulhamidhan Cami Vakfı Mütevelli heyet üyelerine bir yazı yazar…
Hem de ne yazı…
İnanır mısınız, okudukça şaşırdım…
Şaşırdıkça bir kez daha okudum…
***
Malum zat yazısın da diyor ki:
- Abdulhamidhan Camisinin bir takım siyasilerin kaprislerine kurban edildiğini…
- Bazılarınız gördüğü baskıdan, bazılarınız ise olayın vahametini kavrayamamaktan uzak durduğunu…
- Şimdi artık vakfın feshedilmesi ve mallarının Türkiye Diyanet vakfına devredilmesi aşamasına gelindiğini…
- Eğer hemen yönetimden ayrılırsa (Yani başkanlıktan) Abdulhamidhan Cami Vakfı’nın feshedilmesi işleminden vazgeçebileceklerini…
- Bu iş için “Arabulucu Milletvekillerinin” olduğunu…
- Gelen Müfettişle kendisini görüştürmediklerini, Vali Bey’in kararından kimsenin vazgeçiremediğini…
Yazmış da yazmış…
Ve en can alıcı noktaya geliyorum…
Virgülüne dokunmadan malum zat’ın yazdığı yazının son kısmını buradan yazıyorum:
- “…Şimdi ben ayrılıyorum. Size de de şunu söyleyebilirim. Allah için, Abdulhamidhan Cami için, hemen benim yerime mütevelliden birini alıverin. Mütevelliyede bir şey ilave etmeyin. VAKFI KURTARIN SONRA İSTEDİĞİNİZİ YAPIN. Eğer bunu yapmazsanız iki dünyada vebali ve vicdan azabı altında ezilirsiniz Abdulhamidhan Caminin… Zaman her şeyin ilacıdır. Beni feda ederek kurtardığınız Abdulhamidhan kıyamete kadar yaşasın sizin ellerinizde. Allaha emanet olun. Ömer Faruk Şirikçi imza”
***
Ne diyeyim ki sana eyy din bezirgâncısı…
Nasıl imam olmuşun da bu halk arkanda namaz kılmış…
Yazdığın yazıda ne ararsan var…
Ukalalık var…
Kendini üstün görme var…
Saygısızlık var…
Şirk var şirk…
Allah’tan kork…
Ne demek “Vakfı kurtarın sonra istediğinizi yapın”…!!
Ne demek “Beni feda ederek kurtardığınız Abdulhamidhan kıyamete kadar yaşasın sizin ellerinizde.”
Ha ne demek…
Yazık ya… Şehrim adına yazık… Yıllardır camimizin rant kapısı olarak sömürülmesine yazık…
Ve bu eski imam’a(!) yıllarca el pençe divan duranlara yazık…
Bakar mısınız?
Malum zat:
- Abdulhamidhan Cami Vakfının feshedilmemesi için, “arabulucu Milletvekillerinin” olduğunu bahsedecek kadar basitleşiyor…
Üstü kapalı bir nevi mütevelli heyet üyelerini tehdit ediyor…
Bakın ben çok güçlüyüm… Arkamda filan filan milletvekileri var demeye getiriyor…
- İnanmak istemiyorum… Arabulucu milletvekillerinin olduğuna…
Diyorum ki;
- Git kardeşim… Nereye gidiyorsan oraya git… İster Şam’a ister Şamdancıya…
- Yeter ki çek elini camimizden…
***
Bir Dipnot’da Mütevelli heyet üyelerine seslenmek istiyorum… Şahsiyetli, onurlu, şerefli mütevelli heyet üyelerine…
Diyorum ki:
- Malum zat’ın el yazısı ve imzası ile yazdığı bu yazıyı almışınızdır…
- Bu yazıyı alıp okuduğunuzda hemen istifa etmediyseniz tek kelimeyle sizlere de yazıklar olsun diyorum…
- Eğer bu zat’ın başkanlıktan istifa edip hala mütevelli heyet üyesi olarak kaldığı (feshedilecek) bir vakıf’ta hala istifa etmediyseniz, Vallahi de billahi de binlerce kez yazıklar olsun…
***
Ankara’dan inşallah birkaç güne kalmaz Abdulhamidhan Cami Vakfı’nın kapatıldığı haberi tez elimize ulaşır…
Ve işte o gün bu şehrin bayram günü olacaktır…
İkinci bir kurtuluş bayramı…
Son söz:
Kahramanmaraş’ım, dünya durdukça sen var olasın…
Yiğit, şanlı Maraş’ım, çok yaşayasın…
NOT: (Ömer Faruk Şirikçi yazdığı yazıda arabulucu diye Milletvekillerinin isimlerini telaffuz etmiş. Affınıza sığınarak şimdilik o isimleri sildim.Öncelikle onlarla görüşeceğim. Eğer arabulucu oldukları doğruysa isimlerini buradan yazacağım)
İŞTE ÖMER FARUK ŞİRİKÇİ'NİN TÜM MÜTEVELLİ HEYET ÜYELERİNE YOLLADIĞI YAZI: