Son dönemde "kesme altın" ya da "çekili altın" olarak bilinen kıymetli madenlerin alım satımında yaşanan artış, beraberinde suistimalleri ve şikayetleri de getirdi.
Standart bir niteliğe sahip olmayan bu ürünlerin yatırım amacıyla gerçek kişilere satışındaki belirsizlikler, hem vatandaşları hem de sektör temsilcilerini rahatsız ediyordu. Bu durum, kıymetli maden piyasasında kayıt dışılığın önlenmesi için yetkilileri harekete geçirdi.
Bu kapsamda, güncel piyasa şartları ve talepler değerlendirilerek, "Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar"da birtakım değişikliklere gidildi.
Hazine ve Maliye Bakanlığından edinilen bilgiye göre, düzenleme, altının ince bir şerit haline getirilmesi işleminin ardından şeridin çeşitli şekillerde kesilmesi veya işlenmesi suretiyle oluşturulan ve "çekili altın" ya da "kesme altın" şeklinde tabir edilen ürünlerin alım satımında son dönemlerde artış görülmesi üzerine yapıldı.
Çekili altının herhangi bir standardının bulunmaması ve yatırım amacıyla alım gerçekleştiren gerçek kişilere satışının suistimale açık olmasının yanı sıra vatandaşlar ve sektör temsilcileri tarafından iletilen şikayetler de atılan adımda göz önünde bulunduruldu.
Bu kapsamda, Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kuyum işletmeleri ve vergi levhasında kıymetli maden üretimi veya ticaretiyle iştigal ettiği belirtilen Türkiye'de yerleşik gerçek kişiler haricindekilere çekili kıymetli madenlerin satışı yapılamayacak.
