Son yıllarda İş Kanunu'nda yapılan değişikliklerle, çalışanlar farklı yollarla bile olsa kıdem tazminatlarını alabilme hakkına sahip oldular.
Özellikle çalışanlarının haklarını suistimal eden işverenler ve çalışanlarını ilgilendiren ve çalışana istifa durumunda tazminat alabilmelerine hak tanıyan 5 madde dikkat çekiyor.
Tüm çalışanların belli koşullara bağlı olan kıdem tazminatı alma hakkı, genellikle işten çıkarılma durumunda geçerli olur. Örneğin, bir işçi 5 yıl boyunca aynı şirkette çalıştıktan sonra işten çıkarılırsa, son aldığı aylık brüt ücretin 5 katı oranında bir kıdem tazminatı hakkına sahiptir. Ancak, işçi istifa ederse işverenin tazminat ödeme zorunluluğu yoktur. İstifa durumunda işçi tazminat alamaz çünkü bu durumda işçi ayrılma kararını kendi isteğiyle almış olur.
Ancak çalışanını suistimal eden işverenlere karşı çalışanların bu tazminat hakkı da korunuyor. Eğer çalışma hayatınızda aşağıdaki durumlardan birini yaşadıysanız, çalıştığınız şirketten istifa etme ve kıdem tazminatınızı eksiksiz alma hakkına sahipsiniz.
Eğer çalışma hayatında şu şartlardan birine maruz kalıyorsanız, istifa ederek kıdem tazminatını eksiksiz alma hakkına sahip olabilirsiniz.
- Maaşınız zamanında yatırılmıyorsa
- Fazla mesai ücretleri geç ya da eksik ödeniyorsa
- İş yerinde baskı veya mobbinge maruz kalıyorsanız
- Maaşınızın bir kısmı hesabınıza yatırılırken bir kısmı elden veriliyorsa (prim adı altında)
- Yasal izin haklarınız kullanılmıyorsa (yıllık izin veya resmi tatiller)
Öte yandan askere gitmek gibi özel durumlar dışında, sağlık sorunları nedeniyle işten ayrılan kişiler de kıdem tazminatına hak kazanır. Bir çağrı merkezinde müşteri temsilcisi olarak çalışan bir işçi, doktordan "gürültülü yerde çalışması uygun değildir" şeklinde bir rapor aldığında, bu sağlık sorunu nedeniyle mevcut işini sürdüremeyeceğini belirterek kıdem tazminatı hakkı kazanabilir.