Bu şehirde günlerce imar skandalı yazdım…

Ve tek tek yer gösterdim…

Kimlerin bu değirmene su taşıdığını üstü kapalıda olsa söylemeye çalıştım.

O zamanki yetkililer, bu şehirdeki sözüm onlara sivil toplum kuruluşları kulaklarını tıkadılar, görmemeye, duymamaya çalıştılar…

Koltuklara oturarak bir nevi bu şehrin geleceğini hep birlikte katlettiler…

Çocuklarımızın, torunlarımızın, yaşam alanlarını düşünmediler bile…

Bazen soruyorlar:

İmar skandalı yazı dizisi ne zaman devam edecek diye…

Onlara diyorum ki;

Sahip çıktınız mı?

Ki, yazmaya devam edeyim…

Bu şehirde otopark sorunu var mı?

Var…

Peki, herkesin bildiği dere pazarı etrafı, katlı otopark yapılacak diyerek yıkıldı mı?

Yıkıldı…

Ne enteresandır ki, dere pazarı alt tarafında bulunan ve bu katlı otoparka dahil edilecek yer, bir nevi göz korkutmalarla, hukuksuz mühürlemelerle, cezalarla, Şerbetçi ailesini sindirmeye çalıştılar.

Tek başına mücadele eden Erkan Şerbetçi, aldığım bilgilere göre Hukuk savaşını kazanmış…

Yazık değil mi?

Bu insanlara…

Yazık değil mi?

Bu insanların mahkeme köşelerinde maddi manevi kayıplarına…

O zaman bu işlemleri yapan, bu insanlara kan kusturan yetkililerin bazıları şu an daire başkanlığı koltuğunda oturuyor…

Çıkın hesap verin…

Çıkın söyleyecek bir sözünüz varsa ki zannetmiyorum, bu insanlardan özür dileyin…

Hiç olmazsa bu yiğitliği yapın…

Yapabilir misiniz?

Bence yapamazsınız?

Tek derdiniz koltuklarda oturmak…

Ceylan derisi de değil ama yine de koltuk işte…

Ben Erkan Şerbetçi’nin yerinde olsam, alırım ceylan derili bir koltuk, koyarım kent meydanına, toplarım tüm basını, bu koltuğu bizim aileye kan kusturan yetkililere hediye ediyorum diye açıklama yaparım…

Çevre ve Şehircilik Bakanımız Mehmet Özhaseki önceki gün yaptığı açıklamada; " Verilen yoğunluk artışlarıyla şehirlerde adeta cinayet işleniyor" dedi...

Vallahi, billahi Sayın Bakanım çok güzel bir söz söylemiş…

O zaman bende Mustafa Poyraz döneminde bu haksızlığı yapanlar, kişiye özel yoğunluk artışı verenler, şehrimizin bir nevi geleceğini karartanlar için Sayın Büyükşehir Başkanımız Fatih Mehmet Erkoç’a seslenerek;

Yıllardır mağdur olmuş şerbetçi ailesinin hiç olmazsa gönlünü alın…

Ve bu şehri katleden, kişiye özel yoğunluk artışları veren, 30 Mart’dan önce sizin Büyükşehir Belediye Başkanı olmadan imar planını alel acele uygulamaya sokan, o planda imzası bulunan ve şu an Büyükşehir Belediyemizde görevde bulunan her yetkiliden hesap sorun diyorum…

Sayın Bakanımızın söylediği “şehirlerde cinayet işleniyor” sözüne…

Yürekten katılarak diyorum ki;

İllaki bir adam vurulmayla katil olunmaz…

Ben bu şehri katleden, o imar plan katillerinin, Şerbetçi ailesi gibi haksızlığa uğrayan her bir insanımız için,  kim olduklarının ortaya çıkarılması gerekmez mi?